CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, CHP Trabzon Vilayet Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, CHP Vilayet Lideri Ömer Hacısalihoğlu, vilayet ve ilçe yöneticileri katıldı.
“DEPREM ÜLKENİN GERÇEK GÜNDEMİ OLMASI LAZIM”
Düzce Gölyaka’da gerçekleşen 5.9 şiddetinde yaşanan zelzele olayıyla açıklamalarına başlayan Küme Başkanvekili Özel, şunları söyledi:
“1 kaybımız var, Allah rahmet eylesin. Ailesine sabırlar diliyoruz. Düzce’de 37, İstanbul’da 1, Zonguldak’ta 6, Sakarya’da 1 ve Bolu’da 1 olmak üzere şuana kadar 46 yurttaşımız yaralandı. Ankara’dan bir heyeti Düzce’ye görevlendirdik. Sarsıntı Kurul üyelerimiz şu anda Düzce’deler inceleme araştırma yapıyorlar.
Bugün Türkiye’nin bir sarsıntı gerçeği var. Bu mevzuya CHP’li Büyükşehir Belediyeleri ve sizin hemşeriniz Ekrem İmamoğlu bu bahse üst seviye ilgi gösteriyor ve dikkat çekmeye çalışıyor. Fakat mahallî idarelerin uzunluğunu aşan bir ulusal zelzele siyasetine gereksinim var. O hususta çalışıyoruz.
Bu mevzunun bir an evvel ülkenin gerçek gündemi olması lazım. Ülkenin üzerine binalar yıkıldıktan sonra siyasi münazaraların, siyasi çekişmelerin tartışmaların değeri kalmayacak”
“SALDIRILAR İNANÇLI BÖLGEDEN GELDİ”
Mersin’de, İstanbul’da ve Gaziantep’te yaşanan terör saldırısına ait konuşan Özel, şöyle konuştu:
“Bu patlamaya karşı Türkiye’nin tek beden ve tek yürek olması gerekir. Bu yaşananların devamında bunların tekrar yaşanmaması için bir şeyler söylemek gerekiyor. Birileri çok kolaycı. Terör olayı olur, ‘bu mevzuda siyaset yapmayın’, kaza olur ‘bu mevzuda siyaset yapmayın’, maden patlar ‘bu mevzuda siyaset yapmayın’, büyük haksızlıklar olur ‘siyaset yapmayın’.
Siyaset bunlar yaşanmasın diye yapılır. Siz 2019 yılında Sochi’de Rusya ile mutabakat imzaladınız. Büyük muvaffakiyet kıssası üzere anlattı iktidar. Tıpkı tarihlerde de Amerika Birleşik Devletleri ile Ankara Mutabakatı yaptılar.
‘Rusya tarafından sonun öbür tarafının teröristlerden temizlenmesi, Türkiye’yle ortak devriye ile Türkiye’nin bu durumu denetlemesi ve görmesi’. Amerika’nın denetimindeki bölgeler. Türkiye’ye terör saldırısı, anılan bölgeden geldi. Havan mermisi, roket taarruzları ile vatandaşlarımız öldürülüyor.
Rusya’nın Türkiye’ye taahhüt ettiği inançlı bölgede oldu bunlar. O gün büyük başarıyı alkışlayanlar, bugün ‘Ne oluyor kardeşim, can ciğer kuzu sarması Putin, Neden oradaki Türkiye’ye hücum odaklarını etkisiz hale getirmemiş’ demez mi? Ben sormaz mıyım ortak devriyede görmediniz mi bu ögeleri diye?
Bu tip işleri iç siyasete alet ederken çok uygun. Ancak günü gelince bakıyorsunuz sus pus. 2019’daki Sochi muahedesi ne oldu? Bunun hesabının verilmesi lazım. Mersin’de İstiklal akınlarının planlamaları ve talimatları bu bölgeden geldi. Aksiyonu gerçekleştiren saldırganlar bu bölgeden geldiler.”
“TÜRKİYE’Yİ KEDİ YAVRUSU ÜZERE KAPININ ÖNÜNE KOYDULAR”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ‘ABD’nin taziyesini kabul etmiyoruz’ sözleriyle yetkisini aştığını söyleyen Özel, bu kelamlar sonrasında Türkiye’nin G20 ülkelerinin katıldığı toplantıya çağırılmadığını söyledi.
Türkiye’nin bütün dünyanın gözünde beter duruma düşürüldüğünü lisana getiren Özel, konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Ertesi gün ABD’nin taziyesini Erdoğan kabul ediyor. O Süleyman Soylu, Türkiye’nin dış siyasetiyle ilgili yetkisini aşan, uzunluğunu aşan, en sakin olunması gereken en hakikat karar verilmesi gereken vakitte sadece kendini gündeme getirebilmek için bir işler yapıyor, sonra pirincin taşını ayıklıyoruz.
Ne oldu; iki gün sonra dünyanın gelişmiş 20 ülkesi G20 toplantısında. Polonya’ya bir füze düşüyor, ABD, NATO marjındaki G20’deki NATO ülkelerini toplantıya çağırıyor, bir tek Türkiye yok. Bunu ilkokuldaki bir çocuğa yapsanız, onuru zedelenir.
Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’ne yapıyorlar. 20 ülke bir yerde, bir tek Türkiye’yi dışarıda bıraktılar. Elin oğlu senin üzere küfür etmiyor fakat bütün dünyanın gözünün önünde en beter duruma düşürüyor seni. Pişkinliğe vuruyorlar, ‘Önemli bir husus olsaydı bizi de çağırırlardı’ diye.
Kedi yavrusu üzere kapının önüne koydular Türkiye’yi. Haydi orada yerli, ulusal olsana, kükresene. ABD Lideri Biden’dan randevu almak için 3 ay bekle. Artık ‘F16 verin, F35 olmadı’ diyeceksiz işe bak. Yunanistan F35’leri alacak, Nato ülkelerinde F35’ler uçuşacak, sen 40 sene öncenin teknolojisinden tekrar istiyorsun.
Hatta eldeki F16’ların yedek modülü için yalvar yakar oluyorsun. Bu mu onurlu, haysiyetli dış siyaset? Bir kişi ona buna meydan okuyacak diye, kendini gündemde tutacak diye, pamuk ipliğine bağlı bakanlığını kurtaracak diye Türkiye’nin düşürüldüğü hallere bakın.
Bir gün orda bir gün buradalar. Biz Atatürk’ün istikrarlı dış siyaseti tarafındayız. Komşularla yeterli münasebetler, güzel diploması tarafındayız. Bu rezaletlere 6 ay daha diş sıkacağız, ondan sonra bu rezaletlerin her birisi ortadan kalkacak”
“KILIÇDAROĞLU ‘SOYLU’NUN SÖYLEDİKLERİNE DEĞİL, VEREMEDİĞİ KARŞILIKLARA BAKIN’ DEDİ”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yaşanan diyaloglarla ilgili de konuşan Özel, “Süleyman Soylu atanmış bir bakan olarak meclise geliyor. Mecliste vazifesini yapan, kendisini eleştiren fakat en ufak hakareti olmayan milletvekiline ‘şerefsiz’ dedi. Sabahın köründe ortalık karıştı. Gün uzunluğu kan gövdeyi götürdü mecliste. Bu sefer de gelmiş, ağza alınmayacak laflar etti. ‘Ne yapalım bunu?’ diyor arkadaşlar. Genel Lider şöyle dedi; ‘Arkadaşlar, Süleyman Soylu’nun düzeyine inemezsiniz. Süleyman Soylu’nun dediklerinin bir ehemmiyeti yok. Süleyman Soylu kim? Veremediği yanıtlara bakın siz’ dedi. Süleyman Soylu küfür ederek, hakaret ederek, hakaretleri üzerine çekerek o denli bir laf ediyor ki, duyduğu laflar karşısında yüzünün renginin değişmesi lazım. O kelamları çağıran kelamlar söylüyor. “4Süleyman Soylu’nun ettiği küfürlerle değil, karşılık veremediği şu sorularla notunu verin” diyen Özel Soylu’ya şu soruları yöneltti;
Bir çete önderinden ayda 10 bin dolar alan milletvekili vardı. İsmini haftaya açıklayacaktı. Nerede bu milletvekili?
TODEX vurguncusu Faruk Fatih Özer, bu memlekette kripto para yatıran gençlerin paralarını vurdu kaçtı. Onunla fotoğrafın var, onunla nasıl bir ait var? İade sürecinde bugüne kadar gecikmesinde nasıl bir aktif var? Bununla ait ne senin?
Sezgin Baran Korkmaz. Ağzıyla itiraf etti; ‘devletin en doruğundan en aşağısına kadar organize olduk, gereğini yaptık’ dedi. Organize aldıkları şu; malların üzerindeki önlemi kaldırdılar, çağırmış İçişleri Bakanlığı’nda konuşmuş, ‘Kaç kardeşim’ demiş. Sonraki gün kaçmış, sonra gözaltı kararı yine alınmış. Nasıl bir ait var Sezgin Baran Korkmaz’la?
Boğaziçi protestolarında 81 vilayetten 500’ün üzerinde öğrenciye ‘terör örgütü üyeleri ile irtibatlı’ dedin. Bütün mahkemeleri takip ettim. İkisini tutukladılar, bir ay sonra hür kaldılar. Bir tane ceza alan yok. Hepsi beraat etti çocukların. Onların ailelerinden neden özür dilemedin?
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde 526 tane terör örgütü mensubunun dökümünü veriyordun. Bir sene oldu nerede? Misyonu ihmal değil mi?
OHAL KHK’ları ile ihraç edilen, mahkemede kovuşturmaya gerek yoktur denilen yargılanıp hatasız bulunan, vazifeye iade edilmesi gereken çalışanı fiilen, taammüden ve reysen senin kararınla vazifeye iade edilmiyor. Kul hakkı değil mi kardeşim? Trabzonlular buna razı mı?
Son 4 yılda kaç tane göçmen vatandaş yapıldı? MYK’larda bunlardan şu kadarı oy kullanacak diye konuşuyorsun. Hünermiş üzere.
Nasıl oluyor da her cürüm işleyenle bir fotoğrafın çıkıyor. Bir tane hatalı ile fotoğrafın olmasın dişimizi kıralım.
Silivri ilçe emniyet müdürünün intiharı ile ilgili ailesinin, yakınlarının, arkadaşlarının tezleri ortada, bu mevzuda neden bir söz açıklama yapmıyorsun. Tıpkı gece telefonun bir sınırında 15 Temmuz’da İstanbul Emniyet Müdürü olan artık Emniyet Genel Müdür yardımcısı var.
Diyorsun ki, ‘Sarallara operasyondan neden benim haberim yok’. Mevcut İstanbul Emniyet Müdürü yüzüne diyor ki senin, ‘Ne vakit size haber versek, sızıntı oluyor, başarısız oluyoruz’. Gerçek mu değil mi Süleyman Soylu?
Bir kabahat örgütü başkanına çakarlı otomobil müdafaa verilmesi ile ilgili tartışmalarda artık ki AKP milletvekili, periyodun İstanbul Valisi Selami Altınok’u ifşa ettiğin, Mustafa Çalışkan’ı ifşa ettiğin, o belgeyi ve altındaki imzaları ifşa ettiğin, bunun AKP içinde önemli rahatsızlık yarattığını on sefer söyledik, çıkıp yalanlayabildin mi?
Her tartışmada vazifeye geldiğin mühlet öncesi uyuşturucu çetelerinin cirit attığını, mafyanın olduğunu, vazifeye sen gelmeden evvelki bakanların terörle uğraşta yetersiz olduğunu, kendi oğluna tembih ettiğini evvelkiler üzere para kasacı olmaması gerektiğini söylüyorsun. Suçladıkları kim; Efkan Ala, Muammer Güler, Selami Altınok, Beşir Atalay ve Abdulkadir Aksu’dur. Pekala, Süleyman Soylu kimin nesidir? Dün Recep Tayyip Erdoğan’a küfür edip, bugün Recep Beyin yanına çekip bize küfrettirdiği bu beyefendinin cinsi cibilliyeti budur. Kendi partisinin bakanlarını suçluyor. Kendisine laf söyleyince ‘devlete laf söylemiş olursunuz’ diyor. Bu bakanlar, bu devletin bakanları değil miydi? Bunların hepsini Trabzon’un ve geçmişte bu partiye oy vermiş vatandaşların vicdanına emanet ediyoruz. Genel liderimizin hatırlatmasıyla kendi memleketi Trabzon’da kayda geçirdik, bu soruları hemşerilerine emanet ediyoruz. Birine yanıt versin”
“SEÇİM DERDİYLE YAPILAN DİPLOMASİDİR”
MHP Başkanı Devlet Bahçeli’ye de göndermede bulunan CHP Küme Lider vekili Özel, “AKP Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mısır Devlet Lideri Abdülfettah Sisi ile görüşmesini hatırlatarak “Hükümet Sisi konusunda 180 derece bir U dönüşü yaptı. Birinci dakika bu işe takviye verdi. ‘HDP kapatılsın’ diyordu, ‘HDP ile görüşme yapılması doğrudur’ dedi. ‘İYİ Parti ve CHP’nin HDP’den ne farkı var?’ diyorlardı artık Tayyip Erdoğan ÂLÂ Parti’yi ittifaka davet ediyor. Devlet Bahçeli’nin AKP’yi iktidarda tutma dışında bir vazifesi yok. Bu çok açık. Ülkelerin daimi düşmanları olmaz lakin senelerce Mısır’daki düşmanlarımız iflas ederken, ‘Bu kadar sertleşmeyin, bir diplomasi kanalını açık tutun’ dedik, yapmadılar. Seçime 6 ay kala yapılan diplomasi seçim tasasıyla yapılan diplomasidir. Oradaki müteahhidi iflas ettirdiler, iş adamımızı düşünmediler, 10 yıldır kriz yaşattılar, artık seçim vakti yeşil dolar lazım diye bağ kuruyorlar. Meselinin tenkide muhtaç tarafı budur” dedi.