AKP Kocaeli Milletvekili Emine Zeybek’in eşi eski savcı Faruk Sarıoğlu, uyuşturucu belgesinde rüşvet verilmesine aracılık etmekten 2 yıl 6 ay mahpus cezası aldı. Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Sarıoğlu’na evvel 6 yıl mahpus cezası verdi, cezasını rüşvetin teşebbüs basamağında kalması ve sabıkasız geçmişini göz önünde bulundurarak 2 yıl 6 aya indirdi.
2019 yılında Erzurum’un Aşkale ilçesinde 1 ton 535 kilogram eroin yakalandı. Erzurum Cumhuriyet Savcısı Melih Yıldırım, 1.5 ton eroin belgesinin soruşturmasını yürütürken yeniden Erzurum’da savcı olan Faruk Sarıoğlu tarafından eroin evrakında ismi geçenler lehine tacize uğramaya başladı. Savcı Yıldırım, meslektaşının taleplerini görmezden geldi, daha sonra da savcı arkadaşı hakkında kabahat duyurusunda bulundu.
EMEKLİ OLDU, AKP’Lİ VEKİLLE EVLENDİ
Faruk Sarıoğlu, hakkında soruşturma yürürken emekliliğini istedi ve İstanbul’da avukatlık yapmaya başladı. Tarih 26 Eylül 2020’yi gösterdiğinde ise Hukuk Fakültesi’nden arkadaşı olan AKP Kocaeli Milletvekili Emine Zeybek ile ikinci evliliğini yaptı. Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 23 Kasım 2022 tarihinde eski savcı olan AKP’li vekilin eşiyle ilgili ‘rüşvet vermek’ cürmünden şu cezayı verdi:
* “Sanık Faruk Sarıoğlu’nun işlediği sabit olan rüşvet vermeye aracılık etme kabahatinden hareketine uyan TCK’nın 252/5 hususunun yollamasıyla tıpkı kanunun 252/1 unsuru uyarınca kabahatin işleniş biçimi, hata konusunun kıymet ve pahası, meydana gelen ziyanı ve failin kasta dayalı kusurunu yükü dikkate alınarak alt sondan uzaklaşılmak suretiyle takdiren ve teşdiden 6 yıl mahpus cezası ile cezalandırılmasına, sanığın hareketinin teşebbüs etabında kaldığı anlaşılmakla cezası ½ oranında indirilerek 3 yıl mahpus cezası ile cezalandırılmasına, sanığın sabıkasız geçmişi ve cezanın geleceği üzerindeki muhtemel tesirleri lehine değerlendirilmekle takdiren 1/6 oranında indirilerek 2 yıl 6 ay mahpus cezası ile cezalandırılmasına…”
“KARŞILIĞINDA NE İSTERSEN VERECEKLER”
İddianamede savcının savcıya yaptığı rüşvet teklifi şöyle yer anlatılıyor:
* “Kardeş ben bu avukatların cep telefon numaralarını seninle konuştuktan sonra silip engellemiştim fakat İstanbul’dan çok sevdiğim bir savcı arkadaşım vasıtasıyla yine bana haber gönderdiler. Senden tahliye etmeni ya da dava açmamanı istemiyorlar lakin Saruhan kamyon sürücüsü ve Hacı diye 3 şüphelinin tabir tutanağını istiyorlar.
* Onlar zati değerli evrak değil, yarın öbür gün dava açıldığında saklılığı de kalkacak, senin verdiğin bile muhakkak olmaz, karşılığında ne kadar ne istersen verecekler, benden onu iletmemi istedi, ben de bir manada elçiyim, elçi demek de makus ancak işte 2-3 kezdir arıyor, ısrar ediyor.
* Ben de sana söyleyeyim dedim, ya zati bunu bana İstanbul’daki arkadaş bu türlü söyledi. İstanbul’da bu türlü şeyler çok yapılıyormuş, sorun bile olmuyormuş dediği için ben de sana ilettim…”