Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’nun (TİHEK) kararına nazaran, 3 imam hatip lisesi mezunu, Nisan 2022’deki bir konserinde imam hatip liselilere yönelik kelamlar sarf eden ve hakkında yasal süreç başlatılan Gülşen Çolakoğlu’nun ‘ayrımcılık yasağını ihlal ettiği’ gerekçesiyle Kurul’a başvurdu.
Anadolu Ajansı’nın haberine nazaran, müracaatlar kapsamında görüşü sorulan Çolakoğlu’nun avukatı, müvekkilinin, halkın rastgele bir bölümüne yönelik incitici bir söz kullanmak istemediğini, kelamların yanlış anlaşıldığını, buna ait de müvekkilinin özür dilediğini bildirdi.
Görüşte, Gülşen Çolakoğlu’nun, konserde, grubundan kendisini seyircilerin ortasında omuzlarda taşımalarını istediğini, gruptaki arkadaşlarından birinin “Seni imam taşısın.” biçiminde karşılık vermesi üzerine de anlık refleksle takımdaki lakabı “imam” olan arkadaşına yönelik “şakalaşma” mahiyetinde kelamlar kullandığı belirtildi.
Başvurucuların konserdeki bu şakalaşmanın muhatabı olmadığı savunulan görüşte, müracaatların reddine karar verilmesi istendi.
Başvuruyu inceleyen TİHEK, “ayrımcılık yasağının ihlal” edildiğine hükmetti ve her bir müracaatçı istikametinden Çolakoğlu’na 50’şer bin lira idari para cezası verilmesini kararlaştırdı.
‘İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLEMEZ’
TİHEK’in kararında, Anayasa’nın 10’uncu hususuna nazaran herkesin kanun önünde eşit olduğu, Anayasa’nın 24’üncü unsurunda de din ve vicdan hürriyetinin teminat altına alındığı söz edildi.
6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu’na nazaran ayrımcılığın her türlüsünün yasak olduğuna işaret edilen kararda, eğitim temelinde de ayrımcılık yapmanın bu yasağın ihlali manasına geldiği vurgulandı.
Başvuruya husus kelamların “ifade özgürlüğü” kapsamında değerlendirilemeyeceği kaydedilen kararda, “Demokratik ve laik devletin temel maksatlarından biri, toplumsal çeşitliliği koruyarak, bireylerin sahip oldukları inançlarıyla barış içinde bir ortada yaşayabilecekleri siyasal nizamları inşa etmektir” denildi.
Çolakoğlu’nun kullandığı sözlerdeki muhatapların imam hatip lisesi mezunları olduğu aktarılan kararda, “Bir sanatçı tarafından toplumun kıymetli bir bölümünü yakından ilgilendiren bir mevzuda sarf edilen kelamlar, tenkit ve kıymetlendirme sonlarını aşarak ayrımcılık boyutuna ulaşmıştır.” tespitine yer verildi.
Başvuruya bahis olayda, “inanç temelli ayrımcılık” yapıldığı kaydedilen kararda, şu tabirler kullanıldı:
“Söz konusu tabirlerin yalnızca ferdî bir isnatta kalmayıp, 1951 yılından beri faaliyette bulunan okullardan mezun olan herkesi zan altında bıraktığı gerçeği göz önüne alındığında, muhatap vekili tarafından olayın başvuran ile hiçbir alakasının olmadığı, kelam konusu sözlerin evvelce planlanmadan, rastgele bir haksız fiil kastı taşımadan, sahnedeki bir müzisyen arkadaşıyla şakalaşırken bir anlık bir refleksle söylendiği savunmalarına prestij edilmemiştir.”
Ne olmuştu?
Gülşen Çolakoğlu, imam hatip liselilere yönelik sözleri nedeniyle ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılama’ hatasından yargılanmış, İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesince 10 ay mahpus cezasına çarptırılmış, bu cezanın kararının açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmişti. (HABER MERKEZİ)