İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, aralarında emekli aylık bağlanma sistemi, yabancı istihdamı, tazminat davaları vakit aşımı mühletleri üzere başlıkların bulunduğu iş dünyasının talep ve beklentilerini açıkladı.
İTO’dan yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Avdagiç, İTO’nun Türk çalışma hayatının odağında bir meslek örgütü olduğunu vurgulayarak, en büyük patron temsilcisi olduklarını belirtti.
İş dünyasının talep ve beklentilerini 12 hususta özetleyen Avdagiç, İş Kanunu’nun “ekonomi dostu” olarak güncellenmesinin iş dünyasının temel önceliklerinden biri olduğunu kaydetti.
“Kısa çalışma ödeneğinin ekonomik koşullardan ötürü istihdamını müdafaası gereken firmalar için aktif olarak kullanılması konusunda daha esnek bir yaklaşımın beklentisi içindeyiz.” tabirlerini kullanan Avdagiç, Gelir Vergisi ve SGK priminden muaf tutulan yemek bedeli istisnasının, yeni şartlara nazaran revize edilmesi ve günlük taban fiyatın yüzde 50’sinin altına düşmemesinin faydalı olacağını aktardı.
Avdagiç, öteki hususları şöyle sıraladı:
“İş mahkemelerinde açılan alacak ve tazminat davalarına ait zamanaşımı müddetlerinin 1 yılla sonlandırılması değer taşıyor. Patrondan kaynaklanmayan rastgele bir sebeple sigortalının işten ayrılması üzere istisnai hallerde, sağlanan istihdam teşvik ve takviyelerinin geri alınmaması iş dünyasının beklentileri ortasında.
Olağan iş akışının bozulmaması için rutin toplumsal güvenlik kontrollerinin istisnai durumlar dışında randevulu yapılması faydalı olacaktır. Yabancıların istihdamında, çalışma ve izinlerinde ‘bir yabancı için 5 Türk personel istihdamı’ üzere kriterlerin kolaylaştırılması, iş dünyasının kıymetli beklentileri ortasındadır.
Kendi ismine ve hesabına bağımsız çalışan sigortalıların, öteki sigortalılara kıyasla yaşlılık aylığına hak kazanmak için gereken prim ödeme gün sayısındaki farklılıkların giderilmesi bir öteki beklenti.
2025 yılıyla birlikte emekli aylıklarında yüzde 34’e varan bir kayba sebebiyet vereceği öngörülen aylık bağlanma sisteminin kelam konusu mağduriyeti giderecek biçimde revize edilmesi, istihdam piyasasında oluşabilecek ani dengesizliklerin önüne geçecektir.
Haftada bir gün okulda eğitim, dört gün iş yerlerinde çalışmaya imkan veren Mesleksel Eğitim Merkezi (MESEM) sistemine yük verilmeli. İşbaşı Eğitim Programı’nda ödenen cep harçlığı fiyatının daha yüksek seviyelerde belirlenmesi teşvik edici bir rol üstlenebilir. Bağımsız (freelance) yani bağımsız çalışanların kayıtlı çalışmasının sağlanması ve toplumsal güvenlik haklarından yararlanma imkanlarının kolaylaştırılması değer arz etmektedir.”