Tahran’da 13 Eylül’de ahlak polisi olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra hastaneye kaldırılan Mahsa Amini, 16 Eylül’de hayatını kaybetmişti.
Tahran Emniyet Müdürlüğü, Mahsa Amini’nin ölümüne ilişkin yaptığı açıklamada, Amini’nin uygun olmayan başörtüsü nedeniyle gözaltına alındığını ve ardından karakolda hiçbir fiziki temas olmadan baygınlık geçirdiğini belirtmişti.
Gösterilerde en az 76 kişi hayatını kaybetti
İran devlet televizyonu, ülke genelindeki protestolarda aralarında polis memurları ve Devrim Muhafızlarına bağlı Besic milisleri üyelerinin de bulunduğu en az 76 kişinin hayatını kaybettiğini duyurmuştu.
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, İran’da Mahsa Amini için başlatılan gösteriler ve gelen tepkilere ilişkin yeni açıklamalarda bulundu.
Mahsa Amini’nin hayatını kaybetmesinden dolayı üzgün olduklarını söyleyen Abdullahiyan, her yıl ABD ve İngiltere’de onlarca kadının benzer şekillerde hayatını kaybettiğini belirtti.
“Benzer vakalar başka ülkelerde de yaşanabiliyor”
Abdullahiyan, “Amini hadisesine benzer vakalar her yıl başka ülkelerde de yaşanabiliyor. Cumhurbaşkanımız olayın ilk gününden itibaren konuyu yakından takip etti ve soruşturma başlatıldı.” ifadelerini kullandı.
“İran halkı bilinçlidir”
İranlıların Amini için başlattıkları barışçıl gösterilerin dış mihrakların tahriki ile karşıtlığa dönüştüğünü belirten Abdullahiyan, “İngiltere merkezli yayın organları, İran’da barışçıl başlayan ve sona eren gösterileri kışkırtmaya ve tahrik etmeye çalışıyorlar. Bu yayın organları açık bir şekilde insanları sokağa çıkmaya, kamu mallarına zarar vermeye ve öldürmeye çağırıyorlar. İran renkli devrimler ve darbeler yapılacak ülke değil. ABD, İran’da rejim değişikliği olmayacağını bilsin. İran halkı bilinçlidir. Barışçıl gösteri, itiraz ve anarşi arasındaki farkı bilir. Biz İran’da halkın taleplerini dinliyor ve önem veriyoruz.” şeklinde konuştu.