SON DAKİKA HABERİ: MHP Küme Başkanvekili Erkan Akçay, Kanal7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet’in sunduğu Başşehir Kulisi programında soruları cevaplıyor.
BAHÇELİNİN AÇIKLAMLARI NASIL YORUMLANMALI?
Algı operasyonlarına reaksiyon gösteren Erkan Akçay, “Çözüm süreci değil bu bir davet.” dedi.
MHP Küme Başkanvekili Erkan Akçay’ın açıklamaları şu biçimde:
Milli maksatları birlikte yakalayalım formunda bir cümle de var orada. Cumhuriyetimizin 100. yılını tamamladık. İkinci yüzyıldan da birinci yılını idrak ettik.
İşte yeni hayat temelinde Türkiye Cumhuriyeti’ni biz yeryüzü cenneti haline getirelim iletisidir bu. Dolayısıyla mutlaka yeni bir tahlil süreci değildir. Zira vakit içerisinde kavramlar maalesef yıpranabiliyor.
“BU BİR ÇAĞRIDIR”
Yıpranan kavramlardan birisi de bu işte süreç mi, tahlil süreci mi? Muhakkak tahlil süreci muhakkak kelam konusu değil. Bu bir davettir. Bu davet da ulusal birlik ve beraberliğimizi pekiştirme daveti.
Bagajları boşaltarak vatanın, milletin Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı ve birliği noktasındaki bir ve birlikte olma halidir. Zira Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı tehlikeler vardır. Bunları uzak tehlikeler, yakın tehlikeler olarak tabir edebiliriz.
7 Ekim 2023 tarihinden bu yana devam eden Bu Orta Doğu’daki savaş herhalde biraz tetiklediği bu iletilerin ortaya çıkması. Hepimizin gözünü açması son derece uyanık, önlemli olmamız gerektiğini bize çok rahat gösteriyor. Bu kardeşlik, birlik iletileri, Türk-Kürt kardeşliği, bin yıllık hatta bu Ziya Gökalp toplantısında Gülkalp’in bir kelamına atıfla Türklerle Kürtlerin birbirini sevmesi hem siyaseten hem dinen farzdır biçiminde bir sözü de oldu.
Bunu tartışılabilir, tevil edilebilir bir tarafı yoktur. kabul etmiyorum diyen varsa, diyenler varsa valla onlar da yani kusura da bakmasınlar yani. Bunun pekala bir davet dediniz.
Bu bir davet. Bunun yani somut karşılığını biz ne ile nasıl göreceğiz? Mesela Dem Parti’nin terör örgütü ile ortaya ara koyması ve bir Türkiye Partisi olması burada talep edilen Bunu mesela Öcalan sağlasın. Öcalan mı sağlayacak bunu? Bunun sistemini nasıl? Değilse kendi haline bırakıldığında Dem Parti bunu yapabilir mi? Yani terörle, PKK ile kandilli olan şeyini kesip.
Yapmak mecburiyetindedirler. Zira uzun yıllardan beri daima adres gösterdikleri yer İmralı. Hepsinin de lisanlarının adeta pelesengi haline gelmiş sloganlaştırdıkları adres İmralı.
Eğer burada içtenler ise bugüne kadar ki şeylerinde çok açık ve net bir tavır alabilirler. Yani terörle ortaya uzaklık koymak kavramı bile yanlışsız değildir. Büsbütün bağlarını koparmaları gerekir.
Mesafe koymak az da olsa ara kalması manasına gelir. Büsbütün bütün bağı ve kontaklarının kopartılması gerekir. Yani hem terör örgütüne dayanacaklar, hem yasal, demokratik siyaset yapacaklar.
Bunun yürümeyecek, Türkiye’nin de artık bunu taşıyamayacağı açık net bir ortada. Aslında kendileri de bu manada özgürleşmiş olurlar. Bugün en küçük bir tenkit yönelttiler mi? Hayır yöneltemediler.
Niye? Yani ülkemize dayanan PKK terör örgütünün silahının namusu birebir vakitte onların da alınımlarına şakaklarına dayanmış bir silahtır. Bu tehditten de bu vesayetten de kurtulmaları lazım.
Kapalı ortamlarda bir türlü, açık ortamlarda diğer türlü konuşuyorlar.
Ama terör örgütünün… vesayeti tahakkümü altındaki bir siyasi partinin kıpırdayacak bir yeri kelam konusu olamaz. Yani belediyelerden örnek verelim.
Yani senin milletvekili adaylarını örgüt belirleyecek, terör örgütü belirleyecek. Belediyemiz lider adaylarını, meclis üyelerini, parti idarelerini bu türlü bir demokratik bir siyaset kelam konusu olabilir mi?
Kazandıkları belediyeleri dahi PKK terör örgütü kayyum atıyor bunlara yani artık bunlar kayyumdan şikayet ediyorlar da Aslında terör örgütünün vesayeti altında Belediyelerde o KCK vazifelileri falan geçmişler Belediye personelinin belediye liderleri sorguladıkları örnekler falan onlar herhalde biraz ehemmiyet atıyor. Diyarbakır’da Osman Baydemir’i PKK terör örgütü sorgulamadı mı? Büyükşehir Belediyesi’nin bozum katında Yani bunları baktığımızda Yani onların da kendileri bu baskıdan kurtulmak için onların da yararına olur diyorsunuz. Ve ayrıyeten Bu terör örgütü de Artık Amerika’nın İsrail’in Denetimine de girmiş de bir örgüt.
Onlar bakımından da Orada da bir tercih var diyorsunuz. Mutlaka terör aksiyonlarına mutlaka terör faaliyetlerini son vermeleri, kendilerine lağvetmeleri, Türkiye Cumhuriyeti’ne teslim olmaları ve yani tüzel karara da razı gelmeleri gerekiyor. Yani diğer türlü buna devam etmek, götürmek mümkün değildir.
Ve bölgemizde yaşanan hadiseler de Türkiye’yi çok yakından tehdit etmektedir. Efendim İsrail bize mi saldıracak? Yani 1 Ekim’de hem Genel Liderimizin hem Sayın Cumhurbaşkanımızın meclisteki konuşmalarına da bu ülkenin yakın tehdit altına. Filistin ve Lübnan’dan sonra vatan toprağına dikecektir dedi Cumhurbaşkanı Erdoğan.
Yani CHP çabucak başladı, Özgür Bey işte İsrail bize mi saldıracak, bize saldıramaz diye. Ve bu çok maalesef sığ ve kısır bir görüştür. Yani bu İsrail dediğimiz yahut Amerika dediğimiz zati 30 küsur yıldır saldırıyor.
Yani Suriye’nin kuzeyinde, bizim güneyimizde ve Irak’ta PKK terör örgütünün değişik isimler altında yok PYD’ydi, YPG’ydi formunda de olsa Yıllardır, on binlerce tır silah, mühimmat, eğitim vermeleri atak değil de nedir? Türkiye’ye yönelik bir tehdit değil de nedir? Pekala, emekli İsrailli subaylar, generaller bu örgüt mensupları kutuplarını niçin eğitiyor değil mi? Helikopter, drone eğitimi veriyor. Helikopterlerini veriyor. Bir kadro ağır silahlar eğitimi yapıyor.
Orada bir ordu teşkil etmeye ve bir terör koridoru oluşturmaya çalışıyor. Hasebiyle yani bunların saldırısını İsrail’in Saldırma da neresi kalmış? Yani Gazze’den sonra… Bu yakın bir tehdit.
Çok yakın bir tehdittir. O gaflet ve delalete düşmemek, ebediyen müteakkiz olmak ve iç cephemizde çok muhkem ve kuvvetli tutmamız gerekiyor. Bu tıpkı vakitte son haftalarda konuşulan, görüşülen, tartışılan konu da iç cephemizi kuvvetlendirmek.
DEM PARTİYE ÇAĞRI
Önümüzdeki süreçte bunun imtihanını göreceğiz. Yani Dem Parti bunu yapacak mı, yapabilecek mi? Orada Sayın Bahçeli’nin Umut hakkından kelam etmesi, Öcalan’ın bu davette bulunması, hatta kullandığı ifadeyi Dem Parti kümesinde konuşsun ve terörü bitirdiğini açıkça ilan etsin biçimindeki açıklamaları da tartışılıyor 10 gündür. Bu türlü bir sürece mi şahitlik edeceğiz önümüzde? Bekleyip görmek lazım.
Durum pek net. Tevhile muhtaç bir durum yok. Kararlarını verecekler kendileri.
Dolayısıyla Biraz daha beklemek lazım. Yani şu anda. Hasebiyle şunu söyleyebilirim.
Yani Gordiyon düğümünü kesen bir tavırdır. Genel liderimizin tavrı. Münasebetiyle şunu da söylemek isterim.
Diğer siyasi aktörlerde vatandaşlarımız da bir defa biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak Çelik çomak oynamıyoruz Mehmet Bey Kahvehane dırdırı da yapmıyoruz. Siyaset zira kahvane dırdırı yapmak değildir. Bu cins Tevil, yorum, polemik, bir grup demogajik yaklaşımlardan Uzak durmalarını da tavsiye ediyoruz.
Yine bir sorumluluk hissiyle Bir hakikat siyaset anlayışıyla Problemlere yaklaşmaları Ve mümkün mertebe bu tarafta bir tavır almaları gerekir. Efendim, bunu bir fırsat olup da biliyorsun ip atanlar falan olacak. Evet, onu soracaktım ben de.
Musavat Bey ondan sonra… Sonra o ipi Devlet Bey makam odasına mı astı? O ipi makam odasında dilsiz uşağa astı. Evet.
Nedir oradaki ileti? Valla buna siyasette az rastlanan fakat genel liderimizin da bu mevzuda çok humor yani ince mizahı da serindirmekle birlikte çok önemli de bir yanıttır. Yani çelik çomak oynamıyoruz, kahvehane dırdır da yapmıyoruz. Biraz aklınıza başınıza da devşirin iletisidir.
Yoksa rastgele bir siyasi çıkar ummamız asla kelam konusu değildir. Defaat de bütün konuşmalarında da var. Ülkemizin varlığı birliği için Bu terör hadisesinin büsbütün kökünün kazınıp atılması için değil elimizi taşın altına koymak, bütün varlığımızla gövdemizi taşın altına koymaya hazırız.
“TERÖR ÖRGÜTÜNE VERİLECEK BİR TAVİZ KELAM KONUSU DEĞİL”
Müzakere ve mütareke dayatmasına da karşıyız diyor. Asla katiyetle ne müzakere mütareke bunlar geçmişte de tartışıldı. Terör örgütünün verilecek bir taviz kelam konusu değildir.
Çünkü verilecek ödünlerle terör örgütlerine tatmin etmek, ikna etmek de mümkün değildir. Geçmişte yaşandı değil mi? Bu tahlil süreci denildi. Ne oldu? Yani bunun en fazla kasvetini Sayın Cumhurbaşkanımız çekti.
O kadar kararlı bir halde girdiler. Gerekirse baldıran zehri nitelemesiyle. Ama terör örgütü Her türlü o süreci baltalamak, sabote etmek ve ihanet etmek için ne gerekiyorsa yapıldı.
Dolayısıyla terör örgütleriyle müzakere olmaz. Terörle yalnızca uğraş edilir ve Türkiye’de bu çabayı hala muvaffakiyetle yönetmektedir. Ozan çok kolay bir şey bu.
Örgütün lideri örgütü lav etsin örgütle ilişkisi olan parti bağlantısını kessin siyaset üzerine siyasi parti olarak şeyine devam etsin bunu bir masaya oturup da bu türlü ayrıntılı görüşülecek bir tarafı yok falan o manada mı? O manada evet yani Milliyetçi Hareket Partisi faaliyetlerini nasıl yürütüyorsa, nasıl kurumsal bir yapıysa AK Parti, Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti, Saadet Partisi nasılsa onlar da o denli olsunlar. Söylenen bu. Muhakkak Türkiye’nin terör örgütlerinin varacağı bir noktada yok.
40 yıldır artık bunun güzel anlaşılmış olması gerekir. Bu birebir vakitte Yalnızca terör örgütleri değil, onların medyadaki destekçileri, siyaset alanındaki destekçilerine de kıymetli bir iletidir. Ve bir karar anıdır.
Artık bunun lamı cimi yoktur.
“DEM’İN SONUÇ BİLDİRGESİ…”
Dem parti bir parti meclisi toplantısı yaptı. Beş gün sonra da bir sonuç bildirgesi açıkladı. Onlar biraz farklı algılanmış güya.
Mesela şöyle bir cümle uzun bir netin açıkladılar görmüşsünüzdür. Müzakere ve diyalog tabanı fakat özgür ve eşit şartlar altında kurulursa gerçek, kalıcı ve kapsayıcı olabilecektir diyor. Yani onların yüklediği mana benim anladığım.
Önce işte bu Öcalan üzerindeki tecrit falan kaldırılsın. Sonra bir müzakere başlasın, bir diyalog başlasın, o tabanda bu işler ilerlesin. Fakat o formda yani bir müzakere olmadan bu işler olmaz formunda bir yaklaşımları var benim anladığım.
“HER SİYASİ AKTÖRÜN BAŞTAN TANE TANE BİR OKUMASINDA YARAR VAR”
Valla yani işte o vakit ben tekrar tavsiye ediyorum, salık veriyorum. 1 Ekim, 22 İkim tarihlerindeki 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı açıklaması ve Ziya Gökalp anma toplantısındaki konuşmaları bütün bu sorumlu siyaset yapan her siyasi aktörün baştan tane tane bir okumasında yarar var. Bir bütünlük içerisinde değerlendirmesi var.
Çok daha rahat kıymetlendirilir. Çok güzel ben bir sefer uzaktan bir gözlemci olarak Sayın Bahçeli’nin yürüttüğü bu süreç yani aksiyonlarla açıklamalarla kendi yaptığı inisiyatifi kastediyorum. Yani âlâ hazırlanmış baştan sonra gayeleri çok net bir biçimde belirlenmiş bir Yani o bir aylık süreç içerisinde yaptığı açıklamalara baktığımda o denli gördüm, o denli değerlendirdim.
Ama şöyle mi sanki bir hani anayasayla alakası, anayasa süreci, yeni bir anayasa yapılması talebi de var bir taraftan. Burada buna matuf bir yaklaşım kelam konusu mu? Yani gelsin fikirlerini bu anayasa üretim sürecinde Konuşalım Dem Parti bu türlü bir şey… Artık efendim şöyle 22 Ekim tarihindeki küme konuşmasında Genel Liderimizin Sözü motamot şu, okumakta yarar görüyorum kısaca.
Birinci karar cümlem şudur diyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde her problemin ele alınıp ulusal ve müşterek akılla tahlili mümkün, hatta mecburidir. şayet terörsüz bir siyaset terörsüz bir ülke terörsüz bir gelecek konusunda herkes ittifak halindeyse o halde değil elimizi taşın altına koymaya gövdemizi koymaya varız ve buradayız halinde ve bunlar orta ara gibisi tabirlerle açık net samimi bir biçimde son derece net yani yoruma açık bir biçimde her türlü mevzuyu konuşuruz ancak terör üzerinden terör baskısıyla değil masa kuralım müzakere yapalım filan bunlar değil bütün siyasi partilerle birlikte yürütülecek siyasi ve meclis faaliyetleridir.
Yani kast edilen bu. Hasebiyle natürel geçmiş devirlerdeki yıllanmışlığın verdiği biraz da koşullanmışlıkla çabucak aklımıza işte tahlil süreci, müzakere hatta kimisi diyor baş müzakereci falan. Bu tıp şeyler mümkün değil.
Bizim anayasamıza, siyasi partiler kanunumuza, meclis iç tüzüğümüze ve tüm mevuzata nazaran de aşikâr kurumsal yapılarımız var. Bütün problemlerimizi ortak akılla, vicdanla, insafla, türel ve demokratik bir formda tuzağa kavuşturacağız. Bu aktardığınız cümleler Sayın Bahçeli’nin terörü ve alakasını kesmesi halinde DEM Parti’ye siyasi alanda çok geniş bir alan açıyor.
Görüşlerini getirip Türkiye gündemine… Yani DEM Parti’nin görüşleri, her partinin bir programı vardır değil mi tüzüğü vardır ne bileyim kendi siyaseti vardır besbelli şeyler onları devam eder yani terörden güç almadan terörle ilişki katiyetle kesilmesi gerekir burada anlaşılmayacak mutabık kalmayacağımız bir konu yoktur ve olamaz ve olmamalıdır da yani bana bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yahut rastgele bir aydın bir Siyasetçi, hukukçu neyse. Yani efendim olabilir de diyebilir mi? Yani bir Allah’ın kulu çıkıp da ya bir siyasi partinin ya bir terör örgütüyle de bir irtibatı olabilir diyebilir mi? E diyemez.
Diyememesi gerekir zira yanlışsız bir şey değil. Bu yanlışlıktan kurtulmak gerekiyor. Ve ayrıyeten vakitte geçirmemek lazım.
Çünkü biz iş çeperimizle, kendi tarihi deneyimimizle, ulusal tarih şuuruyla, geçmişte yaşadığımız pek çok hadiselerin birikimini de, deneyimini de dikkate alarak iş cephemizi, ulusal cephemizi, dayanışmamızı tasada ve kıvançta ortak tavır ve davranışlarımızı geliştirmemiz ve iş cephemizi sağlamlaştırmamız gerekiyor. Zira artık bölgemizde yaşanan hadiseler çok yakın tehdit haline gelmiştir. Buna da hazırlıklı olmamız lazım.
Dış cephemizi de, iç cephemizi de güçlendirmemiz gerekir. Aksi gaflet ve dalalet olur ki yani buna da tahammülümüz yoktur.
ESENYURT BELEDİYESİNE KAYYUM
İlginç olan CHP’nin burayı provoke etmesidir. Savlar çok ciddidir. Türkiye’nin en büyük ikinci siyasi partisinin soğuk kanlı olarak beklemesi gerekirdi.
Hüküm ve ceza durumunda gerekli disiplin ataklarını yapması gerekirdi. Kimse bunu akademisyen kimliğiyle tutuklamadı. Hala güzelleme biçiminde bunun bir siyasi operasyon biçiminde olduğunu savunuyorlar.
Bunlar yenilir yutulur savlar değildir.
Son dakika gelişmelere anında ulaşmak için Haber7 uygulamasını akıllı cihazlarınıza (iOS, Android) kurabilir, Twitter’da @Haber7 hesabını takip edebilirsiniz.
App Store Google Play Takip Et