Doğru Yol Partisi ve Demokrat Parti’de siyaset yapan, AKP’li eski bakan Abdüllatif Şener’in Türkiye Partisi’nde kurucu genel lider yardımcısı olan ve Kılıçdaroğlu’nun davetiyle CHP’ye geçen Bülent Kuşoğlu, Cumhuriyet Gazetesi’nin sorularını yanıtladı.
Ancak sorulan sorular ortasında, daha evvel Odatv’nin ısrarla sorduğu asıl sorunun olmaması dikkat çekti:
376 milyon liralık reklam bütçesi kime harcandı…
Bugünkü Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan röportajda sorulan sorular şu eksenlerde:
Partide değişim
Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı
Kurultay detayları
Seçimin neden kaybedildiği
Yerel seçimler ittifak
Diğer siyasalların yorumları
Dövizin yükselişi
HÜRREM ELMASÇI GÜNDEME GETİRMİŞTİ
Odatv müellifi Hürrem Elmasçı, Bülent Kuşoğlu hakkındaki soruları iki kere Türkiye gündemine getirmişti:
31 Mayıs 2023 – CHP medyasında neler oluyor… Kim kimin adamı… Parayı veren iki kişi… Düdüğü çalan kaç kişi…
“Benim meraklı çocuklarım…
Sizler, CHP medyasında “kim kimdir” sorusunun karşılığını merak ediyorsanız gerçekleri öğreneceğiniz iki kişi var:
Biri Tuncay Özkan…
Diğeri de Bülent Kuşoğlu…
Paranın başında bu iki isim var! Yakında hangi medyaya ne paralar verdiler ortaya çıkacak, hiç merak etmeyin. İnanır mısınız hiç okunmayan, seyredilmeyen yerlere bile ne paralar verdiler. Ki bu kadar paranın ortaya çıkması çok baş ağrıtacaktır.”
17 Haziran 2023 – Kasa her vakit kazanır mı… CHP’nin seçimlerde ne kadar harcadığını öğrendim
“Yazının başlığı, kumar tutkunlarının âlâ bildiği bir sözdür. Kumar oynamayı sevenler, kasaya karşı oynarken bunu daima aklında meblağ. Sayın Kuşoğlu’nun da iskambil kağıtları ile ortasının âlâ olduğunu Ankara’da pek çok kişi bilir. Raconu çok lakin çok yeterli bilir yani.Odatv’de ve birkaç diğer mecrada da ‘CHP’nin reklam paraları nereye gitti?’ diye çok şey yazıldı çizildi. Tuncay Özkan ile ilgili onlarca haber yer aldı. Bence genç gazetecilerin tembelliği, CHP’nin milyonlarının nereye gittiğini bulamadı. Yahu medyaya sağdan bak soldan bak 40 bireyiz, birbirimizi biliriz. KRT ve ANKA hariç, hangi TV kanallarına CHP’den ne kadar bütçe gitmiş? Hangi internet sitelerine, gazetelere ne kadar liralık reklam verilmiş,hangi reklam satın alma şirketine ne para verilmiş?
Gazeteci arkadaşlarım birbirinizle konuşsanız bile işin vehametini anlarsınız zati…
376 milyon liralık reklam bütçesi kime harcandı?
Ya hepiniz güçlü oldunuz susuyorsunuz, ya da kandırılmaya doymuyorsunuz.
Bu yaşlı ablanız, esasen yazılıp çizilmiş 376 milyonu konuşacak değil.
Çünkü CHP kasasından resmî olarak seçimlerde ne kadar toplam bütçe harcandığını öğrendim.
782 milyon lira.
ŞU 782 MİLYON LİRA NEREYE HARCANDI ACABA
Gayri resmi dayanaklar bu harcamada yok. Devletin verdiği yardımdan harcanan ölçü yalnızca bu. Aslında sosyal-demokrat bir parti hem bağış hesabına yatan meblağı hem de harcama kalemlerini şeffafça açıklar. ‘Muharrem İnce bağış parasıyla Bodrum’da villa aldı’ diyenlerin bu kapalı hali beni üzüyor açıkçası.
Şimdi şunu sormak değerli; Sayın Kılıçdaroğlu’nun seçim vaatleri ortasında ‘kesin hesap kurulu kurmak’ vardı. Kurul dediğiniz malum birden çok bireyden oluşur. Yolsuzluğu önlemek için bunu çok kıymetli görüyordu. Türkiye için bunu isteyen biri, parti kasasındaki milyarlarca lirayı ise yalnızca bir şahsa emanet ediyor.
Aklım bunu almıyor. Şu 782 milyon lira nereye harcandı sanki?
Şeffaflık dedikoduları önler. Şeffaflık yoksa hudutlu bilgiden tahlil doğar. Mesela, Sayın Kuşoğlu’nun Zaman gazetesine verdiği ‘cemaatler-tekke-zaviyeler’ temalı demeçler üzere… Vakitle CHP’de, bu profildeki isimlerin üst misyonlara gelmesi üzere… Sayın Kılıçdaroğlu’nun özel kaleminin dahi bu bireylerin grubundan olup, atanması üzere…
Sayın Kuşoğlu yalnızca muhasebeden sorumlu olmasına karşın hem Özgür Özel’e fakat daha çok Ekrem İmamoğlu’na dair yorumlarıyla aslında, Kemal beyin bildirilerini iletti. İmamoğlu’nun siyasi yasak riskinin altını çok kalın çizdi. Pekala bu ileti kimlereydi? Bu tehlikeli sulara boşuna mı girdi?
Tabi ki HAYIR!
Art arda yabancı medya kuruluşlarının Türkiye temsilciliklerine verilen bu röportajların ya da ismi bâtın açıklamaların iki adresi var.
Bir, CHP’deki liderlik değişimi konusunda muhtemel memleketler arası dayanağı bu riski abartmakla kesmek.
İki, lakin daha da değerlisi, CHP kurumsal kimliğinden hem yargıya hem de İmamoğlu’ndan hiç hoşlanmadığı muhakkak olan iktidara ve cumhurbaşkanına bildiri vermek. ‘İmamoğlu’nun ipini çektik. Bu tek başımıza altından kalkacağımız bir yük değil. Ortak gayemiz için yargı üzerinden bize el verin’
Mesajın sonucunu Ekim-Kasım üzere görürüz.
Bakalım bu sefer yeniden kasa mı kazanacak?”